Türkiye’de Bir İlk: Hitit Üniversitesinde Plastiğe Alternatif Kanserojen Olmayan Madde Geliştirildi

Hitit Üniversitesinde yürütülen "Yenilenebilen Biyokütlelerden Selüloz ve Grafen Katkılı PLA Biyoplastiklerinin Üretimi Projesi" kapsamında kanserojen olmayan ve doğada çözünebilen plastik malzeme geliştirildi.

İstanbul'da gıda ambalajı sektöründe faaliyet gösteren Huhtamaki Flexibles Türkiye’nin (Elif Plastik Ambalaj San. ve Tic. A.Ş) ortaklığıyla Hitit Üniversitesi tarafından Erciyes Üniversitesi, Bursa Teknik Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi işbirliğiyle "Yenilenebilen Biyokütlelerden Selüloz ve Grafen Katkılı PLA Biyoplastiklerinin Üretimi Projesi" hayata geçirildi.

Proje kapsamında Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Filiz Boran öncülüğünde 1,5 yıl süren Ar-Ge ve laboratuvar çalışmalarının ardından başta gıda ve oyuncak sektörü olmak üzere endüstride kullanılan plastiğin yerini alabilecek ham madde geliştirildi.

Yüksek Ücretlerle İthal Edilen Bir Ürün, Türkiye'de İlk Kez Üretildi

Doç. Dr. Boran, Hitit Üniversitesinin "Makine ve İmalat Teknolojileri" alanında ihtisaslaşan üniversite olduğunu, bu kapsamda imalat teknolojilerine yöneldiklerini söyledi.

Bu kapsamda yürütülen proje ile şimdiye kadar yüksek ücretlerle ithal edilen bir ürünü Türkiye'de ilk kez ürettiklerini belirten Boran, "Yenilenebilir ve doğada kolayca çözülebilir, petrol türevi plastiklerin yerini alabilecek, çok daha kaliteli, antimikrobiyal ve doğada kolayca çözülebilen biyo bazlı, grafen katkılı plastiklerin üretimi üzerine çalışmalarımıza başladık. Laboratuvar kontrol deneylerimizi tamamladıktan sonra ürünlerimizi üretmeye başladık." dedi.

“Mucize Malzeme” Olarak Nitelendirilen Grafen Kullanıldı

Yeni üründe, "mucize malzeme" olarak nitelendirilen grafen kullandıklarını dile getiren Doç. Dr. Boran, ürettikleri ham madenin hem 3 boyutlu yazıcılarda hem de enjeksiyon kalıplama cihazları kullanan sanayi tesislerinde seri üretimde kullanılabileceğini vurguladı.

Doç. Dr. Boran, şöyle devam etti:

"Grafen katkılı olması, ürünün antimikrobiyal yüzeye sahip olmasını sağlıyor. Daha sağlıklı, petrol türevlerinin yerine daha iyi, kanserojen olmayan plastiklerle çocuklarımız için oyuncak ya da günlük kullandığımız tek kullanımlık çatal, bıçak, bardak gibi pek çok ürünün daha sağlıklı ve petrol türevli plastiklere göre doğada çok daha kısa sürede kaybolabiliyor olması sağlanıyor. Yani ürünü, kanserojen olmayan, daha sağlıklı plastiklerle yerini değiştirerek hayatımıza alabileceğiz. Bu granüllerden üretilen ürünler, birçok sektörde çatal bıçaktan ev dekorasyonuna, plastiklerin yerini alabilecek. Çünkü hem grafen katkısıyla mukavemeti daha yüksek hem de antimikrobiyal ürün elde etmiş olacağız."

Grafen bazlı ham maddenin Türkiye'de üretiminin bulunmadığına dikkati çeken Boran, "Grafen filamentlerinin Türkiye'de üretimi yok. Yurt dışında çok pahalı ürünler bunlar. Yurt dışından temin etmek yerine Türkiye'de ilk defa çok daha ucuza kendi grafen katkılı filamentlerimizi ürettik. Artık ithal edilmeyecek, bunun yerine yerli üretim gerçekleştirilmesini sağlayabiliyoruz." dedi.